2016 yılında sinema dünyası

Bu yazıda, sinema dünyasının 2016 yılındaki genel çerçevesinden  bahsedeceğim. Aynı zamanda bu yıl vizyona giren filmler arasındaki favorilerim ve hayal kırıklıklarımdan söz etmeden geçemeyeceğim. İşte siz de kendinize buradan izlemelik film bulabilirsiniz veya x film hakkında başkaları ne düşünüyormuş diye bakabilirsiniz. Benim için bu yıl genel anlamıyla hayal kırıklığı olsa da aradan sıyrılan bazı başarılı yapımlar bir nebze de olsa yüzümü güldürdü. Başlıkta sinema dünyası dediğime bakmayın, Amerikan sinemasıdır o. İz miktarda Türk sineması içerebilir. İngiliz ve Danimarka yapımlarından söz etmeyebilirim. Ama edebilirim de... Hadi o zaman 2016 yılının sinema raporuna göz atalım...

İlkinden daha iyi olmayı başaran devam filmleri

Seri filmlerde genel kanıya göre, devam filmleri ilk filmin kalitesine yetişemiyor. Bu yerli ve yabancı sinemada farklılık göstermiyor. Nice kaliteli yapım, devam filmlerinin başarısızlığı yüzünden itibarını kaybetmiş durumda. Buna örnek olarak The Crow ve Iron Man serisi gösterilebilir. Tabii bir de tüm filmlerinin belli bir kaliteye ulaştığı seriler de mevcut. Lord of the Rings ve Pirates of the Caribbean'ı bu kategoriden sayabiliriz. Ve gelelim asıl konumuza... Bazı devam filmleri var ki ilk filminin başarısını alıp ikiye, üçe katlar. İşte o filmlerden aklıma gelen başlıcaları...

Miles Teller'dan boksör olur mu?

Project X ile popüler olan, Whiplash ile oyunculuk yeteneğini gözümüze sokan Miles Teller beyazperdeye bu kez Bleed for This adlı bir boks filmi ile geliyor. Çağımızın en yetenekli aktörlerinden Miles Teller'in fiziki yapısından mıdır nedir bu haberi aylar önce duyduğumda, "Hadi oradan bu adamdan boksör mü olur??!" dedim.  Bu sözümü derken Miles'ın oyunculuk yeteneğine asla vurgu yapmadım. Bleed for This'in fragmanını daha yeni izleme fırsatı buldum. Ona karşı söylediğim cümleleri ve düşüncelerimi adeta bana yedirdi. Fragmandan gördüğüm kadarıyla Miles Teller rolü oynamamış, yaşamış. Peki gelelim Bleed for This filminin diğer detaylarına...

68. Emmy Ödül Töreni

Televizyonun Oscar'ı olarak anılan Emmy Ödülleri bu sabah saatlerinde sahiplerini buldu. Bu yıl 68.si düzenlenen Emmy Ödülleri'nde televizyon dizileri ve filmleri farklı kategorilerde birbirleriyle mücadele ediyor. Önce kırmızı halı geçidinde neler olduğundan bahsedeceğim. Ardında ödül törenine geçip, başlıca kategorilerde kazananların kimler olduğundan biraz söz edeceğim. Ödül kazananlar arasında bazı sürprizler var...

Doğum günü vesilesiyle: Tom Hardy

15 Eylül 1977'de bir çocuk doğdu. Annesi adını Tom koydu. Doğum günün kutlu olsun Tom Hardy!

Son zamanların en ilgi çekici aktörleri arasında zirveye oynayan Tom Hardy'nin yaklaşık 15 yıllık sinema kariyeri var. Aktörlüğe başladığı ilk filmi Blach Hawk Down'da (2001) ufak bir rol aldı. Ardından baş rolünde yer aldığı Legion of Honor isimli düşük bütçeli aksiyon filminde kendisini gördük. Bu iki filmi Hardy'nin en bilinmeyen işleridir. O yıllardaki bir yıldız adayının oyunculuğunu görmek istiyorsanız bu filmleri tavsiye ederim. Kendisini duyurduğu en önemli rolü kuşkusuz Star Trek: Nemesis filmindeki Shinson'dur. Star Trek serisinin itibarı Tom Hardy için büyük bir şanstır. Tom Hardy'nin son yıllarda muhteşem performans sergileyip de az duyulan filmlerinden bahsetmeden önce kariyerinin ilk yıllarında neler yaptığına kısaca değineceğim.

Western ve Bilim kurgu birleşirse: Westworld

Sinemaya ilgi duyan, gönül veren herkes "Western" ve "bilim kurgu" filmlerine aşırı ilgi gösterir. Western'e olan bu ilgi 1930'lardan itibaren artmış ve bu türe ait filmler 20.yüzyıla damgasını vurmuştur. Zamanın jenerasyonu Western film izlemek için televizyon karşısında beklerdi. Başta "İyi, Kötü ve Çirkin" olmak üzere kült Western filmleri çekildi. Kült olamasa da kaliteli ve başarılı sayılabilecek pek çok film 20. yüzyılda karşımıza çıktı. 2000'li yıllarda başarılı Western örnekleri nadiren mevcut. Western filmlerinin popülaritesi günümüze kadar gittikçe azalarak devam ediyor. Artık yerini farklı türlere bırakmış durumda... Bilim kurgu bu türlere bir örnek olarak verilebilir. Teknolojik gelişmeler ve imkanlar ile bilim kurgu türü durdurulamaz bir gelişme sürecine girdi. Seyirci bilim kurgu filmlerine daha çok talep göstermeye başladı ve bu tür filmlerin sayısı aşırı derecede arttı. Oysaki  1970'lerden itibaren de bilim kurgu filmleri piyasaya çıkmıştı. Sinema seven herkesin aklına bu yıllarda çekilen pek çok bilim kurgu filmi gelecektir. 1973 yılında Westworld adlı bir Western ve bilim kurgu filmi çekildi. O yıllarda filme ne kadar ilgi gösterildi bilmiyorum fakat 21.yüzyılda adı sanı pek duyulmamış bir filmdi. Ta ki Jonathan Nolan'ın kalemi altında, Anthony Hopkins ve Ed Harris gibi efsane isimlerin içinde bulunduğu, HBO'ya ait Westworld adlı bir dizi duyurulana kadar...

Üç büyüklerin transfer raporu [2016/2017 sezonu]

Transfer sezonu resmi olarak sona erdi. Avrupa genelinde yüksek fiyatlar harcandı. Türkiye'de de önemli transferler yapıldı. Üç büyük kulübün transfer politikasını, transfer edilen futbolcuların incelemesini ve mevcut kadrosuna göre sezon boyunca alacağı konumu değerlendirdim.

Suicide Squad | Film incelemesi

Man of Steel filmiyle 2013 yılında temeli atılan, Batman v Superman: Dawn of Justice ile iyice derinlik kazanan Dc Extended Universe'ün sıkı takipçisiyim. Dc Comics'in içerisinde yer alan karakterler iyi kullanılırsa inanılmaz bir sinematik evren bizleri bekliyor. Bu yüzden DCEU'den oldukça umutluyum ve bundan sonraki filmerinin de takipçisi olup incelemelerini yapacağım. Aynı yıl içinde iki film birden çıkararak hızlı bir gelişme sürecine girildi. Bu da ister istemez filmlere olumsuz olarak yansır. Ama rakibi Marvel Cinematic Universe'ün mevcut konumundan dolayı böyle bir hamlenin gelmesi de çok mantıklıydı. Şimdi gelelim Suicide Squad'ın hafif spoilerlı incelemesine...

Geleceği parlak yönetmen: Duncan Jones

Belki çoğunuz onu tanımıyorsunuz, bazılarınız onu David Bowie'nin oğlu olarak biliyordur. Benim gibi sinemaseverler, yönettiği filmlerden onun ne kadar kaliteli işler ortaya çıkardığına şahit oluyor. Bu sayede  benim için dikkat çeken bir yönetmen olduğunu söyleyebilirim.

Jones, İlk uzun metrajlı filmi Moon ile 2009 yılında bilim-kurgu dünyasına adımını attı. Öyle bir adım ki, benim nazarımda çoğu yönetmeni tek bir filmle geride bıraktı diyebilirim. Moon filmi ile Duncan beni kendisine hayran bıraktı ve “Adam olacak yönetmen ilk filminden belli olur” dedim.

Euro 2016 tahminlerim - Bölüm 6

EURO 2016'NIN ASİST KRALI KİM OLUR?

Andres Iniesta

Asist krallığının bana göre 2 adayı var. Bunlardan ilki İspanya Milli Takımı'nın ve Barcelona'nın bel kemiği, oyun kurucusu ve takımın beyni Andres Iniesta. Attığı her pas tehlikeli. Defans oyuncularının bir anlık tereddüt veya dalgınlığını affetmiyor ve gol pozisyonunu hazırlayan isim olarak Iniesta öne çıkıyor. Euro 2016 ilk maçlar sonunda 1 asisti bulunuyor. Ayrıca Türkiye'nin de bulunduğu D Grubu'nda şu ana kadar tek asist yapan futbolcu konumunda bulunuyor. Pasa dayalı sistemiyle İspanya'da aynı Barcelona'daki gibi asist sayısı en çok oyunculardan biri (belki de birincisi) olacak gibi görünüyor. Yalnızca bir sıkıntı var, İspanya'nın muazzam bitiriciliğe sahip bir forveti yok. Morata bitirici olabilirse, Iniesta'nın Euro 2016'nın asist kralı olma şansı artacaktır.

Mesut Özil

Asist kralı olabilecek bir diğer aday ise tabii ki Mesut Özil. Bu sezonda da Arsenal'de asistleriyle öne çıktı. Sezonu yüzde 86 pas isabeti ile tamamladı ve 19 asist ile asist kralı oldu. Mesut Premier Lig tarihinde 171 pas ile en çok gollük pas atan oyuncu ünvanına sahip. Buna ek olarak Arsenal taraftarları tarafından yılın oyuncusu seçildi. Ayrıca üst üste asist yapan futbolcu rekoru da yine Mesut Özil'de. Euro 2016'nın ilk maçlarının sonunda 1 asisti bulunuyor. Turnuvanın favorilerinden Almanya Milli Takımı beklendiği gibi iyi performans gösterirse Mesut Özil Euro 2016'nın asist kralı olabilir.

Euro 2016 tahminlerim - Bölüm 5

EURO 2016'NIN GOL KRALI KİM OLUR?

                                                                                       

Harry Kane
Kane bu sezon 25 golle Premier Lig'in gol kralı oldu.
Henüz 22 yaşında ve oldukça iyi bir form yakaladı.
Tottenham Hotspur'un başarısında en büyük pay sahibi.

 Gareth Bale
Galler Milli Takımı'nın kuşkusuz en önemli oyuncusu.
Real Madrid onun için servet ödemişti.
Galler gruptan çıkabilirse gol kralı olma şansını yükseltir.
Euro 2016 ilk maçlar sonunda 1 golü bulunuyor.
Galler'in gollerinin çoğununu altında onun imzası olacaktır.

                                                                             

 Antoine Griezmann
Bu sezon La Liga'da 22 gole ulaştı.
Fransa'nın gol yollarındaki en önemli ismi.
İlk maçlar itibariyle golü bulunmuyor.
Fransa turnuvaya erken veda etmezse gol kralı olabilir

Cristiano Ronaldo
Cristiano Ronaldo kulübündeki başarısını
milli takımda da göstermek isteyecektir.
Portekiz'in santrafor sıkıntısında Ronaldo
golleriyle ön plana çıkıp gol kralı olabilir.

Euro 2016 tahminlerim - Bölüm 4

EURO 2016'DA YER ALAN 23 YAŞ VE ALTINDAKİ POTANSİYELLİ OYUNCULAR

(UEFA'nın oluşturduğu, Emre Mor'un da bulunduğu listenin dışında kalan gençler)

Danny Ward (Galler)
Galler'in 22 yaşındaki filebekçisi Euro 2016 ilk maçınd forma giydi ve iyi performans gösterdi. Ayrıca Liverpool'un kadrosunda bulunuyor.

Martin Hinteregger (Avusturya)
23 yaşında sağlam bir stoper olarak göze çarpıyor. Liderlik vasfına sahip ve gelecekte iyi bir kariyere sahip olabilir.

Eric Dier (İngiltere)
Stoper ve önliberoda oynayabilen bir oyuncu. Tottenham'da başarılı bir sezon geçirdi.

Sverrir Ingason (İzlanda)
İzlanda'nın yükselen yıldızlarından. Daha adını henüz tüm dünyaya duyuramadı fakat potansiyelli bir genç yetenek.

Julian Weigl (Almanya)
Dortmund gibi bir takımda fazlasıyla forma giydi. Almanya Milli Takımında da kendine yer buldu.


Stefano Sturaro (İtalya)
Oyun tarzıyla ileride İtalyanların orta sahadaki ilk tercihi olacaktır. Juventus onu kiralık olarak gönderip tecrübe kazanmasını amaçlıyor...

Hakan Çalhanoğlu (Türkiye)
Genç yaşına rağmen günümüzde oldukça popüler bir futbolcu. Frikik ustası ve ayrıca Bayburtlu! Euro 2016'da göstereceği iyi performans kariyeri açısından faydalı olur...

Rafa Silva (Portekiz)
Portekiz'in yeni jenerasyondan hızlı kanat oyuncusu. Seri şekilde rakip ceza sahasına inebilir.

Divock Origi (Belçika)
Belçika'nın muhteşem jenerasyonunun en genç olanlarından. Müthiş bir potansiyele sahip. Bitiricilik özelliğini geliştirirse tutulması güç bir futbolcu olur.

Arkadiusz Milik (Polonya)
Ajax'ta harika bir sezon geçirdi. Milli takımında Lewandowski ile iyi anlaşan bir forvet dememiz yeterli bence.

Breel Embolo (İsviçre)
Embolo dünya çapında bir forvet olacak. En iyi 5 forvetten biri olarak onun adını söylememiz muhtemeldir. İsviçre'de zaman zaman sol kanatta oynatıldığı da oluyor ve umuyorum ki santrafor olarak kalır. Henüz 19 yaşında.

Euro 2016 tahminlerim - Bölüm 3

EURO 2016'DA SÜRPRİZ ÇIKIŞ YAPABİLECEK TAKIMLAR

Avusturya

Kadrosundaki oyuncuların çoğu Almanya liginde profesyonel olarak forma giyiyor. Defans hatları Hinteregger, Dragovic gibi genç ve potansiyelli oyuncuların yanı sıra Alaba, Fuchs ve Prödl gibi tecrübeli ve kaliteli futbolcuları da barındırıyor. Orta saha bölgesinin defansına göre zayıf olduğu dikkat çekici bir detay. Marko Arnautovic forvet ve kanatta oynayabilen iyi bir futbolcu ve bu turnuvada etkili bir performans göstereceğini düşünüyorum. Beklentilerin üstüne çıkabilirler.

Polonya

Üç kalecisi Boruc, Fabianski ve Szczesny(??!) de vasatın üstünde performans sergililiyor. Bu yüzden kalecilerden yana sıkıntı çekmeyeceklerdir. Kamil Glik ve Piszczek'in bireysel performansı ve takım halinde yapılacak savunma ile aşılması zor bir takım olabilirler. İleride Lewandowski her takım için tehlike arz ediyor. Milik genç ve Ajax gibi bir takımda muazzam sezon geçiren bir forvet. İlk maçta bir de gol attı. Elemelerdeki performansının altına düşmezse Polonya hiç olmadığı kadar başarılı olabilir.

Türkiye

Milli takımımız ilk maçını kaybetti. Fakat bu tür turnuvalarda sonradan performansımızın arttığını belirtmem gerekir. Bunun örneklerini de daha önceden gördük. Elemelerde de son haftalara doğru iyi bir form grafiği yakalamıştık. Fatih Terim'in stoper tercihleri sıkıntı yaratabilir ancak orta sahamızın teknik kapasitesi çok iyi ve 6 gruptan en iyi üçüncü olan dört takımın bir üst tura çıkması şansımızı artırıyor. Önümüzdeki maçlara kadar oyuncularımızın kendine gelmesini umut etmeliyiz. Önemli olan orta sahamızın biraz daha tempolu oynaması...

Portekiz

Portekizliler yeni jenerasyonlarına umut besliyor olmalılar. Orta sahalarının yaş ortalaması çok düşük. 18 yaşındaki Renato Sanchez ileride büyük bir yıldız olacak ve Euro 2016'da kendini gösterme fırsatı bulacaktır. İleride Ronaldo ile birlikte topu buluşturmayı başarırlarsa tehlikeli olabilirler. Bu arada Cedric'in iyi bir sağ bek olduğunu da belirteyim. Nani ve Quaresma da takımın tecrübeli futbolcularından ve sıkışan maçlarda kilit açabilme özelliğine sahip. Pepe dışında defansta güven veren bir başka isim göremiyorum. Ricardo Carvalho (38) ilerleyen yaşına rağmen kadroya seçildi, şayet bu turnuvanın temposuna ayak uydurursa Portekize artı katar.

Euro 2016 tahminlerim - Bölüm 2

Euro 2016'da hayal kırıklığı yaratması olası takımlar

İspanya

2008 ve 2012 Avrupa Şampiyonası, 2010 Dünya Kupası şampiyonu olan İspanya Milli Takımı, 2014 Dünya Kupası'ndaki kötü performansının ardından kuşkusuz başarılı bir sonuç elde etmek isteyecektir. Fakat mevcut kadrosu başarısız bir sonuçla evlerine döneceğini hissettiriyor. Teknik Direktör Vicente Del Bosque kendi oyun tarzına uygun futbolcuları milli takıma çağırdı ancak bu oyuncuların bazıları, özellikle forvet hattı İspanya'ya yakışacak düzeyde değil. 

İtalya

Antonio Conte ile farklı bir hava yakalayan İtalya, kadro seçiminde zamanla büyük değişimlere uğradı. Yeni gelen oyuncular tecrübesiz ve kendini kanıtlayamamış oyunculardan kurulu. Gençleştirme çabasının kendilerine bu turnuva için olumsuz yansıyacağını düşünüyorum. Yüksek ihtimalle bitirici forvet konusunda sıkıntı yaşayacaklar. Gruptan çıkabilirler ama devamını getirebileceklerini sanmıyorum. Savunma kurgusu üst düzey oyunculardan kurulu olmasına rağmen ben İtalya'nın taraftarlara hayal kırıklığı yaşatabileceğini düşünüyorum.

İsveç

İsveç'i takım olarak değil bireysel olarak değerlendireceğim. Zlatan İbrahimovic iyi formunu devam ettirebilirse İsveç kendileri için güzel bir başarı sağlayabilirler. İbrahimovic'in formsuz dönemine denk gelirlerse, büyük bir hayal kırıklığı söz konusu olacaktır. İtalya ve Belçika gibi takımların bulunduğu zor bir gruba düştüler. Ben İbrahimovic'in PSG'deki performansını sergileyeceğini zannetmiyorum bu nedenle İsveç futbolseverlere hayal kırıklığı yaşatabilir.

İzlanda

Elemelerde sağlam bir takım görüntüsündeydiler. Zor bir kura çektiler ve gruptan çıkmalarına düşük ihtimal veriyorum. Gylfi Sigurdsson'un önderliğinde başarı arayacaklar ancak bunun yeterli olacağını sanmıyorum ve rakiplerine (Avusturya, Macaristan ve Portekiz) göre bir adım geride olduklarını düşünüyorum.

Euro 2016 tahminlerim - Bölüm 1

Euro 2016 çok güzel başladı

Euro 2016 Fransa ile Romanya'nın açılış maçında karşı karşıya gelmesiyle başladı. Fransa taraftar desteğini de arkasına alarak 2-1 kazanmasını bildi. Goller Giroud (58'), Stancu (65') ve Payet'ten (89') geldi. Maçta dikkat çeken en önemli nokta Fransa'nın kendisine göre zayıf kalan rakibi Romanya'ya karşı oldukça zorlanmasıydı. Dimitri Payet maçı 1 gol 1 asist ile tamamladı ve maçın yıldızı oldu. Payet sosyal medyada da ilgi odağı oldu.

Dimitri Payet

Euro 2016'da ilk 4 sırada yer alabilecek takımlar

 Fransa

Turnuvanın ev sahibi Fransa'dan başlamak istiyorum. Fransa seyircisinin coşkusuyla beraber, her ne kadar Romanya'ya karşı bir hayli zorlansa da finale kadar çıkabilecek güçte ve kapasite bir takım görüntüsünde. Griezmann ve Pogba'dan beklentim yüksek seviyede.

Belçika

Müthiş bir jenerasyonun kendini gösterme fırsatı olarak Euro 2016 Belçika için mutlu sonla bitebilir. Turnuvanın favorileri arasında gösteriliyor ve finalde Fransa ile karşılaşabilir. Hazard, De Bruyne, Lukaku, Nainggolan başta olmak üzere 23 kişilik kadrosunda pek çok yıldız isim bulunuyor.

 Almanya
       
Turnuvaların favori takımı Almanya, bana göre kadrosunda eksikler barındırıyor. Beklerinin yetersiz olduğu görüşündeyim. Orta sahasının kalitesi tartışılmaz fakat forvet bölgesinde alternatiflerin kısıtlı olduğunu düşünüyorum. Mario Gomez formunu devam ettirirse başarılı olabilirler. Tahminim yarı finalde elenebilecekleri yönünde.

İngiltere

Yıllardır başarısız olan bir milli takım ve başarıya aç bir kadroları var. Gayet atletik ve hızlı oyuncuları var. Harry Kane ve Vardy ikilisinin performansını merakla bekliyorum. Yarı finale kadar çıkabilecek potansiyelde bir takımlar. Ama daha fazlası değil...

Ah Güzel İstanbul (1966) - Film incelemesi

Film afişi

Bir film düşünün toplam süresi boyunca alt metin ile bezeli olsun, çekildiği yılda bulunduğu ortamı veya yerleşim yerini tüm çıplaklığı ile anlatsın, içerdiği karakterlerinin keskin çizgileri ile kendi hayatlarına yön versin ve böylece ortaya oldukça öngörü sahibi bir durum eleştirisi ortaya çıksın.

Başrollerinde Sadri Alışık ve Ayla Algan’ın yer aldığı 1966 yapımı “Ah Güzel İstanbul” tek hikâye üzerinden genel bir değerlendirme yapan oldukça samimi bir film olarak dikkat çekiyor. Dönemin İstanbul’unu İstanbul yapan iyi-kötü fark etmeksizin bütün niteliklerini çekinmeden ve farklı bir yorum katmadan olduğu gibi aktaran bir Atıf Yılmaz filmi. Türkiye sinemasının öncü yönetmenlerinden biri olarak tanıdığımız ve yüzlerce film çeken Atıf Yılmaz’ın filmografisinde bu film önemli bir yer tutar.

88. Oscar Ödül Töreni

     "Kırmızı Halı Geçidi"nde geceye damgasını vuran isim kesinlikle giydiği kıyafeti, sade makyajı ve güzelliği ile herkesi (en azından beni) büyüleyen Cate Blanchett idi. Sosyal medyada en çok ilgi gören aktör Leonardo DiCaprio törene annesi ile katılarak herkesi şaşırttı. Lady Gaga törene alışık olmadığımız bir stil ile katıldı.
   
     Ödül töreninin başlangıcında sunucu Chris Rock siyahilere yapılan ayrımcılığa dem vurdu. En İyi Özgün Senaryo Ödülü senenin dikkat çeken filmlerinden Spotlight'ın oldu ki benim de adaylar arasında favorim bu filmdi.

     En İyi Uyarlama Senaryo Ödülü beklediğim gibi en sevdiğim aktörler arasında olan Christian Bale'in da rol aldığı the Big Short filmine gitti.

     En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödülünde de tahminlerim beni yanıltmadı ve son dönemlerde büyük çıkış yapan, imza attığı projeleriyle adından söz ettiren Alicia Vikander ödüle layık görüldü. Aslında benim favorim Quentin Tarantino'nun 8'inci yapıtı "The Hateful Eight" filminde inanılmaz bir oyunculuk sergileyen Jennifer Jason Leigh'di. Alicia'nın genç yaşına rağmen bu ödülü alması beni ister istemez onu Jennifer Lawrence ile kıyaslamaya itiyor...